Anne veya baba olmak ebeveynler için birer dönüm noktasıdır. Hayata farklı açılardan bakmayı ve sorumluluk almayı öğrenirler.
Az sonra tanıyacağınız kişi de onlardan biri. Yaptıklarıyla insanları şaşırtmaya devam ediyor.
Tong Phuoc Phuc, 2011 yılında baba oldu.
Büyük gün gelip çattığında eşini hastaneye götürdü ve her daim yanında oldu.
Maalesef doğum beklendiği gibi geçmedi.
Tong hastanedeki tuhaf bir ayrıntıya takıldı. Hastaneye gelen hamile kadınlar dışarıya çıktıklarında kucaklarında hiç bebek yoktu. Tong biraz inceleme yaptıktan sonra kadınların buraya bebeklerini aldırmak için geldiklerini farketti.
Bebeklerin aldırılması fikri Tong’u derinden etkiledi. Kendi kendine bir söz verdi. Eğer çocuğu sağlıklı bir şekilde dünyaya gelirse, burada aldırılan bütün çocukları düzgün bir şekilde defnedecekti. ‘Çılgın’ projesi işte böyle başladı.
Tong, hastaneden fetüsleri teslim almak istediğini söyledi. Böylelikle bebeklerin mezarları olacaktı.
Tong, Nha Trang şehrinin dışına doğru bir yerden arazi satın aldı. Dünyaya gelme şansı olmadan aldırılan bebekleri tek tek buraya gömmeye başladı.
Eşi delirdiğini düşünmeye başladı. Ancak Tong kendisine verdiği söze sadık kaldı. Dünyaya gelmemelerine rağmen her bebeğin bir ruhu olduğuna inandı.
Tong, 10 binden fazla bebeği aldığı araziye defnetti.
Tong, bebek mezarlığının bebeklerini aldırmak isteyen anne adaylarına, uyarıcı nitelikte olmasını ümit etti.
Hastaneye bebeklerini aldırmak için gelen kadınların çoğunun isteksiz şekilde hareket ettiğinin bilincindeydi. Buraya gelen kadınların çoğu, eşlerinin baskıları doğrultusunda bebeklerini aldırıyorlardı.
Baba adaylarının, bebekleri aldırmak için eşlerine baskı yapmalarının nedeni ise genelde kız çocuklarının doğuyor oluşuydu. Hükümet bir ailede sadece iki çocuk olmasına izin veriyordu. Bu nedenle Vietnam’da kadınlar sıklıkla bebeklerini aldırıyorlardı.
Tong’un projesi işe yaramaya başladı.
Birçok hamile kadın Tong ile irtibata geçmeye başladı. Tong, aldırılması istenen bebekleri evlat edinmeye başladı.
Ardından bir yetimhane açıldı. Bebekler sağlıklı bir şekilde dünyaya getirildikten sonra Tong’un öncülük ettiği bu yetimhaneye bırakıldılar.
Sadece dört yıl içinde yetimhaneye yüzden fazla çocuk bırakıldı. Yetimhanedeki çocuklara ise gelen bağışlarla bakılıyor. Tong ve ailesi de çocuklara destek olabilmek için var gücüyle çalışıyor.
Zorluklarla karşılaşsa bile Tong bir an olsun projesinden vazgeçmedi.
“Ölene dek bunu yapmaya devam edeceğim. Umarım ki onlar da büyüdüklerinde yetimhaneye öncülük ederler” dedi.
Böyle insanların olduğuna inanmak güç gelebilir. Gerçekten de dünyada böyle melek gibi insanlar yok değil.
Böyle haberleri gördükçe insanlığa olan inancımız artıyor. Tong’un yaptığından herkesin haberdar olması için paylaşın!