Her anne ve baba adayı, bebeğinin dünyaya geleceği günü iple çeker. Ancak istisnalar da yok değil.
16 Mayıs 1998 tarihinde bir cumartesi akşamı Azita Milanian köpekleriyle beraber Güney Kaliforniya’da yürüyüşe çıkmıştı. Arkadaşları dışarıya çıkmayı teklif etse de teklifi kabul etmemişti.
Yürüyüşe çıktıkları esnada köpeği birden toprağı eşelemeye başladı. Azita, köpeğinin bulduğunu görünce gözlerine inanamadı!
Azita, topraktan dışarıya çıkan bebek ayaklarını görünce başta bebeğin öldüğünü düşündü. Toprağı elleriyle kazarak bebeği çıkardı ve ağlamaya başladı. Göbek kordonu bile kesilmeyen bebek hayattaydı!
Los Angeles Times’tan aktarılanlara göre ‘Lütfen ölme! Seni asla bırakmayacağım! Seni seviyorum!’ diye bağırmış.
Diri diri gömüldü
Bebek bir evin kapısının önüne bile bırakılmamış. Canlı canlı gömülmüş!
Azita, “Bileğimi tutup ağlamaya başladı. O an çok duygulandım” dedi.
Bunu yeni doğan bir bebeğe nasıl bir insan yapabilir?
Azita hemen bebeği hastaneye götürdü ve bebek yeni doğan yoğun bakım ünitesine alındı. O gün hava 27 derece sıcaklıkta olsa da bebek hayatta kalmayı başarmıştı.
Yetkililer bebeğini diri diri gömen kişi veya kişileri aramaya başladı. Bu sırada bebeğe hastanede Christian adı verildi.
Polis, bebeğin annesini tanıdığını iddia eden bir kişiden ihbar aldı. Bunu yapan annenin ne ceza alacağını sorduktan hemen sonra telefonu kapattı.
Yetkililer, bebeğinin annesinin küçük yaşta olduğunu ve panikleyip bebeği diri diri gömdüğünü düşünüyor.
Azita, Christian’ı evlat edinmek istedi. Çünkü bebeği kimsenin evlat edinmeyeceğini ve kimsesizler yurduna gönderileceğini düşünüyordu. Ancak bebeğin haberi medyaya çığ gibi düşünce onu evlat edinecek bir aile çıkacağını düşünerek, evlat edinmekten vazgeçti.
Christian evlat edinildikten sonra onunla irtibata geçmesi imkansızlaştı.
Bir gün tekrar onu görmeyi ümit etti.
20 yıl geçti ve çocuktan haber alamadı.
Neyse ki Christian iyi bir aile tarafından evlat edinilmişti. Çocuğa Matthew adını verip Christian ismini ikinci ismi olarak kullanmasını sağladılar.
Evlat edinildiğini biliyordum
Matthew 17 yaşına girdiğinde evlat edinildiği gerçeğini öğrendi.
20 yaşındayken Matthew’in hayat hikâyesinden bir radyocu haberdar oldu ve çok etkilendi. Yaptığı uzun çaplı araştırma sonucunda Matthew ve Azita’yı bir araya getirdi.
Yıllar sonra tekrar buluşan Azita ve Matthew gözyaşlarını tutamadılar.
Matthew, Los Angeles Times’a “Bugün buradayım ve harika bir hayatım var. Annem ve babam dünyanın en iyi insanları. Onlardan iyi ebeveynler hayal edemiyorum” dedi.
Matthew ile Azita’nın bir araya geldiği gün aynı zamanda Matthew’in doğum günüydü.
Azita ile Matthew’in bir araya gelmesi herkesi duygulandırdı. Azita olmasa Matthew bugün hayatta olmayacaktı.
Çocuk sevgisi DNA’da değil kalpte gizlidir. Katılıyorsanız paylaşın!
